Amerika'lı bir yazar "Top ten singers who shouldn’t act" başlığıyla bir yazı yazmış, yani oyunculuk yapmaması gereken on şarkıcıyı sıralamış. Bir çoğuna katıldım, okurken de filmler aklıma geldi ve keyiflendim. Gerçekten şarkıcılık ve oyunculuk nasıl bu kadar birbirinden farklı ve uzak olabiliyor diye düşünmedim değil doğrusu. Sahnede sesi kadar şovuyla da devleşen yıldızlar yok mu, var. Peki neden iş film çekmeye geldiğinde, hem de sahneleri defalarca tekrarlama şansı varken bu kadar yeteneksiz olabiliyorlar, anlaşılır gibi değil. Önce listeye geri sayımla bir bakalım:
10. Elvis Presley in Charro
9.
Jennifer Lopez in Gigli
8. 50 Cent in Get Rich or Die
7. Britney Spears in Crossroads
6.
Mick Jagger in Freejack
5. Whitney Houston in The Bodyguard
4. Mariah Carey in Glitter
3. Vanilla Ice in Cool as Ice
2. Jessica Simpson in Blonde Ambition
1. Madonna in Swept Away
Tabi ki liste tartışmaya açık, mesela 50 Cent gerçekten kötüydü ama Eminem "8 Mile" filminde çok mu iyiydi? Ya da yazarın "herkes izlediğinde sevdi, sonra hemen ne kadar kötü olduğunu anladı" diye tarif ettiği "The Bodyguard" filmindeki Whitney Houston'un oyunculuğu, "Waiting To Exhale" ya da " The Preacher's Wife" filmlerinden sonra "fena değil" yorumunu haketmiyor mu... Madonna "Swept Away" başta olmak üzere bir çok filminde gerçekten kötü. Ama "Evita"daki oyunu da mı? Liste uzayıp gider hatta daha yeteneksiz olup filmlerde oynamış başka yıldızlar ve oyunculukları da eklenebilir. Ama ben yazıyı okuduktan sonra bana göre en iyi şarkıcı-oyuncuları ve onların performanslarını düşündüm.
Çok sevdiğim filmler ve roller var ancak "en iyi" söz konusu olunca enteresan bir şekilde listemdeki beş şarkıcı da kadın. Ve sanırım aynı listeyi yapabilecek çok sayıda insan var, çünkü bu en sevdiğim performansların beşi de Oscar'a aday olmuş ve dahası üçü bu ödülü kazanmış. İşte benim "en iyi şarkıcı/oyuncular" listem:
5- Queen Latifah - Matron Mama Morton (Chicago): 2003 Oscar'larında en iyi yardımcı kadın oyuncu ödülünü yine aynı filmdeki oyunuyla Catherine Zeta-Jones'a kaptırsa da büyük bir bölümü hapisanede geçen filmdeki gardiyan rolünde gerçekten çok başarılıydı. "When You're Good To Mama" şarkısını söylediği sahnede göz kamaştırıp, saçlarını Roxie'ninkine benzettiği sahnede de kahkahalar attırıyordu.
4- Cher - Loretta Castorini (Moonstruck): "Silkwood" filmindeki olağanüstü oyunundan sonra bu kez New York'ta yaşayan İtalyan-Amerikan bir kadındır Cher. Ailesi ve sevdiği adam etrafında dönen sıcak hikayeyi performansıyla daha da inandırıcı kılar. Meryl Streep, Glenn Close, Holly Hunter gibi rakiplerini geride bırakıp sürpriz bir şekilde Oscar'ı da kucaklar. Teşekkür konuşmasında bir bölümü sadece Meryl Streep'e ayırır ki vefası görülmeye değerdir.
3-Jennifer Hudson - Effie White (Dreamgirls): "American Idol" adlı yarışmaya katılıp harika sesiyle insanları büyüledikten hemen sonra kendisine gelen teklifle filmde yer alır. Film yapımcılarının niyeti, Hudson'ın sesini müzikal bir filmle daha geniş bir dinleyici kitlesine duyurmaktır. Ancak bu yetenek, ilk çıkış falan dinlemez, en iyi yardımcı kadın oyuncu Oscar'ını kazanır. Şarkıcı olmasına rağmen ilk albümünü, ilk filminden ve Oscar ödülünden sonra çıkarır. Ve hala neden kazandığı tüm ödüllerin "yardımcı kadın" ödülü olduğu da tartışılır, çünkü filmdeki rolü bir başroldür.
2- Bette Midler - Mary Rose Foster (The Rose): Kariyerinin en doğru tercihlerinden biri de oyunculuğu denemek olan Bette Midler, efsane Janis Joplin'in yaşam öyküsünden uyarlanan filmde uyuşturucu bağımlısı bir rock solistini canlandırır. Filmdeki oyunculuğu öyle inandırıcıdır ki ve öyle rolüne adapte olmuştur ki, film müzikleri çekimler sırasında canlı olarak kaydedilip yayınlanır. Filmin vizyona girdiği günden, günümüze kadar Midler'ın kariyerinde takma adı hep "Rose"olarak kalacaktır.
1- Liza Minnelli - Sally Bowles (Cabaret): 1972 yapımı bir filmin zamanına göre çok cesur bir konuyu ve yenilikçi bir anlatımı seçmiş olması, filmin sinema tarihindeki yerini çok erken zamanlarda belirlemişken, Sally Bowles karakterinin izleyiciyle kurduğu yakınlığın ve aynı zamanda uzak ortaklığın da büyüsünü tarif etmek imkansızdır. Liza Minnelli'ye bu kadar yakışan ve onu sinema tarihinde bir stil ikonu yapan "yaramaz kadın" görüntüsünü de unutmamak gerekir. En iyi kadın oyuncu ödülünün en hak edilmiş örneklerindendir ve hem film, hem de filmin müzikleri artık bir efsanedir.