7 Ocak 2009 Çarşamba

Peşin Fiyatına, Altı Taksit


Madonna bunlarla uğraşırken bizim starlarımız da kendi parlak zekalarından sanat camiasını yararlandırmak amacındalar. Okuduğum bir haberde ekonomik kriz nedeniyle daha da gerileyen müzik piyasasını canlandırmak için Serdar Ortaç'ın büyük bir fedakarlıkla şarkılarını yorumcu arkadaşlarına altı eşit taksitte satabileceği yazılmış. Ben bu adamı da çözemedim. Seveyim ya da sevmeyeyim hakkını veririm ki Serdar Ortaç pop müziği en doğru yapan adamdır. Kitlesi, şarkıları, ulaşabileceği yer, hedef, her şey bellidir. Uygular ve istediğini alır. Burada bir sorun yok. Ama bu kadar parayla bu adamlar ne yapıyorlar merak ediyorum. Tarkan, Serdar, Kenan falan...




Yani her yerdeler, her şeydeler, kazançlar belli ama ne müziğe bir katkıları var, ne kazandıklarının en azından bir bölümünü yine müziğe geri döndürecek bir atılımları. Bazen bu kişilerin hiç görmediğimiz bir yerlerde pırlantadan evlerde oturup, altın bardaklardan şaraplar içip, bu lüksten de hiç sıkılmadıklarını ve kendilerini geliştirmek gibi bir niyetleri de olmadığını düşünüyorum. Dahası onlara bakarken aklıma şarkı, müzik, dans değil para geliyor illa. Sevemiyorum bu yüzden de. Hala beş taksit altı taksit, şu kadar para, bu kadar kapris deyip duruyorlar. Sürekli istemedeler. İnandığınız birileri yok mu, neden destek olmuyorsunuz kimseye, sizi zaten kim tahtınızdan indirebilir yani bu saatten sonra. Hakeden birilerine el verin, konserlerinizde tanıtın. Sezen'e şu herkesi kanatları altına alma takıntısı, liderlik ve sevilme hırsı yüzünden kızıyorum bazen ama kadın en azından bunların hepsini yaptı gerçekten. Ben müzikten kazandığı parayla kendi yüksek gereksinimlerine sahip olup, sonra yine müziğe para kazandıran kimse görmedim. Görünce en çok onu seveceğim...

9 yorum:

gülş dedi ki...

paralar tabii ki kumara gidiyor. :)

her boku bilen adam dedi ki...

türk popunun 90'larda yakaladığı o güzel ruhu kaybettiren adamdır serdar ortaç.2000 lerle birlikte piyasaya bu adamın hakim olmasıyla birlikte türk popundaki kalite de kayboldu.kendisiyle özdeşleşen "8 nota var zaten kaç farklı şarkı yapılabilir ki" mottosuyla beraber,ankaralı yerel sanatçılarda gördüğümüz tüm şarkıların aynı sözlerin boş olması hakim oldu türk popuna.

ve bu kalitesilik her türe yansıdı.
bunun en somut örneiğini ise almanya'dan gelenler olarak görüyorum ben.bizim zamanımızda almanya'dan cartel,ünlü,cemali gibi adamlar gelirken şimdi buraya cankan,ismail yk geliyor.

90larda nerdeyse 20nin üzerinde albüm hatırlıyorum durmadan dinlediğim.2000'lerde ise bırakın albümü şarkı bile sayamassınız 10 tane.
bu karşılaştırmada sezen'i ayrı tutuyorum,o hiç bir zaman kalitesinden taviz vermedi;amma velakin onun da önüne gelene şarkı vermesine sinir olurum.ferhat göçer'den hepsi grubundan sezen şarkısı dinlemek istemiyorum ben.

kenan doğulu ise gitsin ilk albümünü dinlesin sonra otursun "uzay heparı sonsuza" albümünde "yeter ki onursuz olmasın aşk"ı dönüştürğü hale bi baksın.o da serdarortaçlaştı malesef.

tarkan ise bunların dışında kalan adamdı;ama o da ne zaman bn kendi başıma ayakta kalırım demeye başladı,geçirdiği metamorfozla serdar ortaça dönüştü malesef.

para mevzusuna gelince de,o konuda da 2000lerde artık şahan gökbakar bakış açısı hakim.dayarım seyircinin önüne mal bir karakter zaten para gelir der gibi bunlar da önümüze koyuyorlar iki dım tıs sözleri de random words..sertab'a bile yaptırdı bunu bu piyasa malesef.sevdam ağlıyor'u dinleyin "sertab goes to club" adlı albümde.ben ağladım dinlerken.

bir mustafa ceceli var şimdi bakalım türk popunu uyandırabilecek adam diyorum.inşallah yanılmam.

iç ses : bir yorum için biraz fazla uzun olmuş bu ya.iki resim koyup yazı olarak kullanayım mı burdan kesip kendi blogumda.ne yapsam acep.neyse ya :)

Popüler Yorum dedi ki...

iç sesine hemen bir dış ses olayım ben:) valla güzel yazmışsın kullanmazsan ayıp olur asıl:) ahaha
evet katılıyorum Serdar'a bakış açına ama an azından yeri belli, ne yapacağı da... zaten karabiberimle çıkmıştı, hiçbirimizi yanıltmadı ki:) ama kenan ve tarkan başka şeylerle çıkmışlardı yola... para kazanmak, sanatın önüne geçtiği anda itirazım var işte benim de... hiçbirinin kariyerinde geldiği noktayı sevmiyorum ben bu yüzden.
sezen ve hepsi kızları için dediğine imzamı atarım orayı geçelim:)

"karanfil" şarkısındaki yorumunu da dinledikten sonra ben de aynı beklentideyim artık. yeni bir güzellik olabilir müzikte. hatta ben pop müzikle, eskiden pek moda olan türkçe sözlü hafif batı müziği tabirlerini de ayırıyorum birbirinden.(tv'de7gün zamanları:) ceceli ikinci grubun iyi örneklerinden biri olabilir sanırım...

sağol güzel ve uzun yorumuna gerçekten:)

Popüler Yorum dedi ki...

gülş,

Serdar için ben de öyle düşünüyorum:) ya diğerleri:)))

her boku bilen adam dedi ki...

kesmiyorum :) zaten 90'ların en iyi albümleri yapacağım yakında.orda bol bol bahsederim.

hafif müzik ve pop müzik ayrımına da katılıyorum.erol büyükburç ile 60'larda hafif müzik,yonca evcimik ile de 90'larda pop müzik başlar.

diğer konuya gelince de eskiden tartışma iki boyutluydu.
"sanat sanat içindir"
"sant toplum içindir"

şimdi ise buna üçüncü boyut olan "sanat para içindir" eklendi.
bunda da en büyük etkiyi 2000'lerin başından itibaren tüm dünyaya hakim olan,özellikle zencilerin yaptıkları ve başını fiftiii sent (ay lav yu fiftii) nin çektiği R&B tarzının ortaya çıkmasına bağlıyorum.
rap müziğin ortaya çıkış amacı "toplum için"e dayanan anlayışken,bu adamlarla birlikte "yanıma kızı alırım,bende para bok,uyuşturucu zulada" gibi bir anlayış çıktı ortaya.

sözlerin içi boşaldı,sözlerin içi boşalınca "sanat toplum içindir" elden gitti.iki dımtısla şarkı bestelenir olunca da müzigin kalitesi de yerlerde sürünür hale geldi.bu sayede de "sanat sanat içindir" gitti elden.

ve ortaya tüm dünyayı ele geçiren "sanat para içindir" çıktı.

çok dolmuşum ben de yalnız :)amma konuştum yine.e kolay değil her boku bilmek.

Popüler Yorum dedi ki...

her şeyi bilmek kolay değil, seninki gibi her şeyi bilip bi de felsefesiyle yaklaşmak o daha da zor. söyleyecek şey çok olunca insanın anlatası geliyo, gördüğün gibi ben de öyleyim:)

"yanıma kızı alırım,bende para bok,uyuşturucu zulada"
buna yine çok güldüm:)

"ve ortaya tüm dünyayı ele geçiren "sanat para içindir" çıktı."
bu sözüne de yine çok katıldım...

alışveriş sitelerindeki gibi oldu , bunu alan bunu da aldı :)

her boku bilen adam dedi ki...

benim blogda da "takip ettiklerim" yerine "bunu beğenen bunları da aldı" yazıyor :)

bu arada hafif müzik demişken bir video ekledim,belki izlememişsindir ona bir bak.

bugünlük bu başlık için söyleyeceklerimse bu kadar,yeterince konuştum :)

iyi geceler diliyorum.

dchetin dedi ki...

ben bu para olayını beyaz ve mehmet ali erbil için düşünüyorum. yaptıkları işlerin onlara da haz vermediğini sadece paradan haz aldıklarını düşünüyorum. ama mesela sevmesem de okan bayülgen ve yılmaz erdoğan için bunları düşünmüyorum. onlarda bir yenilenme hali var. onların o duygudan haz aldığını görüyorum.

beyaz bıraksın bu işleri, bu kadar bayıcı olunamaz.

Popüler Yorum dedi ki...

hbba,

hemen videoya bakıyorum derken, yeni film eklenmiş asıl oraya koşuyorum:)


dchetin,

mehmet ali erbil ve beyaz da bu kategoride, ben de öyle düşünüyorum. yaptıkları şeyden zevk alsalar zaten yaptıkları işler de gelişir yerinde saymaz. yıllardır aynı kuşak, programlar bile aynı sadece sponsorları değişiyor ya:)

katılıyorum dediklerine, diğer isimler için de...